Adalet Heykeli…

Adalet Türkiye’de iğfal edildi…

Görüyorsunuz adli makamlarda yaşananlara… Sürekli rüşvet haberleri, kamu vicdanını sızlatan kararlarla uyanıyoruz güne…

Eskiden vatandaş bir hakim bir savcı veya bir adliye çalışanını görse saygısını esirgemezdi.

Şimdi rüşvet makinesi gözüyle bakıyorlar.

Çoğu temiz olsa da, bir avuç vatan haini adalet yetkisini kendi çıkarları için kullanınca, görüyorsunuz ülkenin halini.

Adalete güvensizlik yapılan anketlerde yüzde 90 çıkıyorsa, anlayın tehdidin büyüklüğünü.

Peki adaletin bu kadar zedelenmesinden sadece iktidar mı suçlu?

Hayır…

CHP yönetimi de en az iktidar kadar sorumlu…

Parti kliklerin eline geçmiş.

Önseçimi kaldırdılar.

Aralarında önce vekillikleri, sonra belediyeleri paylaşıyorlar.

Ardından bazı kirli belediyelerde imar-ihale saadet zinciri kuruluyor, en alttan en üste homini gırtlak götür babam götür. “Burada soygun var” dediğinizde, “Biz muhalefetiz, iktidar bize baskı yapıyor” diye ortalığı ayağa kaldırıyorlar…

CHP Genel Başkan Yardımcılarına, “Bulunduğunuz makam mı, yoksa küçük bir sahil beldesinde belediye başkanlığı mı” deyin, çoğu belediye başkanlığı için sıraya girerler.

Anlayacağınız, iktidar tarafından iğfal edildiği öne sürülen memleket, aslında ikili iğfal açmazında.

Memleketin özeti, Arabesk Filmi gibi…

Hani Arabesk Filminde Müjde Ar tecavüzcülerden kaçar. Bir kahveye sığınıp yardım ister. Gel yavrum derler bir de orada tecavüze uğrar. Hah işte tam onu yaşıyoruz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ve etrafını çeviren klikler sayesinde.

Bir de Hak-Hukuk-Adalet demezler mi, bir gülüyorum bir gülüyorum…

Riyakarlıklarını nasıl mı tanımlarız; “Slogana gelince, Deniz-Mahir-Ulaş, icraat gelince cebi doldurana kadar savaş…”

Aslında bugün var ya bugün, CHP tarihi ve Kemal Kılıçdaroğlu açısından utanç günüydü.

“21-B hırsızlıktır, yolsuzluktur” diye bağıran Kılıçdaroğlu başta, CHP tepe yönetimi 4 tane 21-B usulüyle ihale edilen Didim Amfitiyatroda, bildiğiniz adaletin ırzına geçtiler.

İspatlayalım mı?

Kendi evinde grup zinası yapıp önce inkar eden, sonra kabullenen,

Bu grup zinasında Belediye Meclis Üyesini kameraman kullanan,

Göreve gelir gelmez rakiplerinden intikam almak adına kanuna aykırı emirle yıkım yaptırırken bir gariban emekçinin ölümüne kasten sebebiyet veren,

Söke Sulh Ceza Mahkemesi tarafından toplu tecavüz ile Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanması talep edilen,

Otel ve işletmelerinin su faturalarını sildirip ihaleye fesat karıştığı üç ayrı bilirkişi raporunda belirlenen,

Mahkemenin yürütmeyi durdurma kararına rağmen kişiye özel hem de Kılıçdaroğlu ve CHP’lilerin hırsızlık-yolsuzluk dediği 21-B ihale yöntemiyle yıkım yapmaya kalkışan,

Belediye Meclisinde AK Parti içindeki AKP’lilerle beraber CHP’li Meclis Üyesi Sevinç Karataş’a ait arazide imar değişikliği yapıp yüz milyon liranın üzerinde vurguna yol açan,

Pandemi yasaklarına rağmen içkili mekan açtırıp orada gece alemindeyken olaylara karışan, 

Polislere tehdit hakaretlerde bulunan,

Kaymakam lojmanlarının önünde gövde gösterisi yapan, daha sonra alkol oranı yüksek olmasın diye saatlerce kaçan,

Jandarma Komutanına, “Buranın Belediye Başkanı da Komutanı da benim” diye kameralar önünde posta koyan,

Binlerce kaçak yapıya göz göre göre yapım izni veren,

Çocuk oyuncak parkları, Kültür Merkezi, Kılıçdaroğlu’nun açtığı amfitiyatro dahil neredeyse tüm ihaleleri CHP’lilerin, “Hırsızlık-Yolsuzluk” dediği 21-B ile gerçekleştiren,

Kendi seks kasedinde sarf ettiği, “Ben köylüyüm, Kadıköylüyüm” sözleriyle Tecavüzcü Coşkun’dan daha efsane hale gelen CHP’li Didim Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay, Kemal Kılıçdaroğlu’na 21-B ile yaptırılan Didim Amfitiyatroda, Adalet Heykeli takdim etti iyi mi…

Kılıçdaroğlu da onu bir güzel övdü…

Kadıköylü, Adalet heykeli yanında kendi evinde belediye meclis üyesine çektirdiği seks kasetini de hediye etseydi, kesin üçüncü defa adaylığı garantilerdi…

Yıllarca çoluk çocuk Millet İttifakı’na oy verip her ortamda Kılıçdaroğlu’nu savunmak zorunda kalan, bu yolda ağır bedeller ödeyen bir Atatürkçü Türk Milliyetçisi gazeteci olarak Sayın Kılıçdaroğlu’na, şu sözleri söylemek hakkımızdır;

“Batsın sizin adalet ve ahlak anlayışınız…”

“Utancınızla yaşayın, utancınızla anılın…”

İKİNCİ TECAVÜZ DALGASI…

Aziz Türk Milleti!..

Makus kaderinizi değiştirmek, sizlerin elinde.

Yukarıda CHP tepe yönetiminin içinde bulunduğu köhne ve utanılacak durumu, delilleri ile gözler önüne serdim.

Kılıçdaroğlu’nun etrafını çeviren klikler, ikinci tecavüz dalgası için yola çıktılar.

Nasıl mı?

Kılıçdaroğlu belli ki 74 yaşın verdiği ağırlıkla, nereye çekseniz oraya gider hale gelmiş.

Bir kimse hem de parti olarak hep bir ağızdan “21-B hırsızlık yolsuzluk” der arkasından kendi partisindeki 21-B leri açıp aklarsa, Perşembenin gelişi Çarşambadan belli demektir.

CHP’de yuvalanan bu çeteleşmiş klikler, iki ana hedef peşinde. Kılıçdaroğlu’nu Cumhurbaşkanlığına çıkartıp parti yönetimini ele geçirmek ve AKP de kınadıkları ne kadar imar-ihale vurgunu varsa, memleketi soymak.

Baksanıza hallerine… Düne kadar çaycı olan hesapta CHP’nin ağır topları saraylarda düğün yapıp, yurt dışında lüks tatillerin resimlerini paylaşıyorlar.

Salon solcusu yeni burjuva modeli bunlar.

Sonra pazara çıkıp, “AKP’liler siz fasulye kaç para biliyonuz muuuu?” diye fasulyeden siyaset yapıyorlar.

Rejim çatışmasını, köşe dönmek için kullanma çabasındalar. Kullananlar da zaten halkın gözleri önünde. Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı seçildiğinde emin olun AKP’nin beşli çetesinin yerini, CHP’nin onlu çetesi alır.

Bunlar bir avuç. Aslında vatansever CHP tabanıyla hiç ilgisi yok bu ahlakını yitirmişlerin…

Tilkiye bak deyip peyniri götüren tayfa bunlar…

Acı olan halkın da durumu. Olaylara sadece ideolojik bakılması…

Didim’de yapılması gereken, protesto idi…

Ne yani AKP’de koyunlar var diyorsunuz da CHP’deki sahil koyunlarını ne yapacaksınız?.. Belli ki Rahmetli Aziz Nesin ülkenin aptallık oranını ortaya koyarken, sizleri de kast etmiş…

Bir Allahın kulu bu kadar gayri ahlakilikleri, gayri yasallıkları dile getirmedi, önlem alın demedi, uyarıda bulunmadı.

Siyasetçileri uyarmazsanız, ikinci tecavüz dalgasından kaçamazsınız…

Tecavüz tecavüzdür… Tecavüzcünün takkelisi, kravatlısı olmaz…

Dikkat edin sizi takkelilerden kurtaracağız naraları atanlar hakkındaki yolsuzluk ve ahlaksızlık haberlerini, önümüzdeki dönem ikinci tecavüz dalgasında göreceksiniz…

İş bu nedenle 6’lı masanın diğer 5 paydaşını şimdiden uyaralım;

Rejim çatışmasını servet transferi olarak gören paydaşınız CHP içindeki ipten kazıktan kurtulmuşları ikaz için, Kılıçdaroğlu ve CHP tepe yönetimini uyarın.

CHP’nin şu an kullandığı, “Geliyor gelmekte olan” sloganının üreticisi, naçizane bendenizim.

Didim’deki gayri ahlakilikler, gayri yasallıklar için yazmıştım.

CHP sloganımı sevdi, kullandı, o sloganı üretmemde ana tema olan Belediye Başkanları Kadıköylüye gerekeni yapmak yerine, bir de namus abidesi ilan edip, madalya takacaklardı…

Geliyor gelmekte olan da, galiba halka CHP içinde yuvalanmış çetelerin ikinci tecavüz dalgası geliyor…