0.542. 537 86 70

Aydın'da jeotermal isyanı…

Aydın’da sayıları hızla artan jeotermal santrallerine karşı toplu isyan başladı. Bu güne kadar yapılan çalışmaları uzaktan izleyen siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşları birlik olarak toplu jeotermal isyanı başlattı.

2018-05-24

Efeler Belediyesi Jeotermal Komisyonu’nun önderlik ettiği çalışmada Aydın’daki siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşları yumruğu bir noktaya vurdu.

Siyasi partilerin ve sivil toplum kuruluşlarının imzalayarak kamuoyu ile paylaştıkları basın açıklaması şöyle:

“Aydın halkı ve Aydın halkını temsil eden aşağıda imzaları bulunan siyasi partilerin, odaların, sendikaların, derneklerin, STK’ların başkanları olarak, ülkemizin elektrik enerjisine olan ihtiyacının, elektrik elde edilirken kullanılan yurt dışı enerji kaynaklarına olan bağımlılığın bilincindeyiz. Ülkemizin kalkınması, dışa bağımlılığın azaltılması yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının devreye sokulması gerektiğine yürekten inanıyoruz...

Kentimiz genelinde birbiri ardına kurulan jeotermal elektrik santrallerinin öz olarak yerli ve yenilenebilir enerji kaynağı olmasına rağmen, uygulamada denetim yetersizliği, ilgililerin vurdumduymazlığı nedeniyle çevreyi kirleten, doğal kaynakları tahrip eden, insan sağlığını hiçe sayan enerji türüne dönüştürüldüğünü görmekteyiz…

Jeotermal santral sahiplerinin temiz ve yenilenebilir bir enerji kaynağını sırf daha fazla para kazanma hırsıyla hoyratça kullanmaları sonucunda portakal çiçeği kokan Efeler ilçemizin çürük yumurta kokmasını üzüntüyle izlemekteyiz…

Anayasa, yasalar, yönetmelikler ve Uluslararası sözleşmelerin verdiği yetki ve görevle doğayı ve insan sağlığını korumak zorunda olan devlet yetkililerinin, yasaları göz ardı ederek görevlerini yerine getirmeyip milli ve yenilenebilir kaynaklarımızın yok edilmesine seyirci kalmalarını kabul etmiyor, onları görevlerini yerine getirmeye davet ediyoruz…

Aydın halkı olarak bilgi kirliliği karşısında neye inanıp neye inanmayacağımızı bilemiyoruz. Bildiğimiz, gördüğümüz, kokladığımız ve duyduğumuz, çürük yumurta kokusu, göğe çıkan buhar, derelere salınan akışkan incir ve zeytinde verim ve kalitenin düştüğüdür…

Hava ve su bir şekilde temizlenebilir, ancak kirletilerek öldürülen toprak geri döndürülemez. İki santim kalınlığında toprağın oluşması için yüzlerce yıl gerekir. Biz Aydın halkı olarak diyoruz ki, Gökyüzü mavi, ağaç yeşil, bulut beyaz, su berrak, toprak temiz kalsın, kuşlar özgür uçsun…

Aydın halkı olarak yetkililerden talebimiz, yerli ve yenilenebilir enerji kaynağımızın para hırsına kurban edilmemesi. Kaynağımızın hoyratça kullanılması nedeniyle çevre kirliliği yaratmasının önüne geçilmesi, insan sağlığının korunması…

Jeotermal akışkanın doğaya, doğadaki ürünlere ve insan sağlığına verdiği zararın zaman geçirilmeden, Kentimiz ve yakın illerin üniversitelerinde görev yapan bilim insanlarınca araştırılmasını, araştırma sonucu verilecek raporun derhal kamuoyu ile paylaşılmasını…

Jeotermalin hoyrat kullanımından Gediz Ovasında olduğu gibi yeraltı sularının Arsenik’ten ve diğer ağır metallerden etkilenip etkilenmediğinin araştırılmasını, kentimizde bulunan hava kalitesi ölçüm cihazı sonuçlarının kamuoyunu duyurularak halkın bilgilendirilmesini talep ediyoruz…

Taleplerimizin yerine getirilmesi aşamasında geri dönülemeyecek zararlara sebep verilmemesi için, yeni sondaj kuyularının açılmasına, yeni jeotermal elektrik santrali kurulmasına izin verilmemesini talep ediyoruz.

Unutmayalım ki, elektrik enerjisi başka yollarla da elde edilebilir ancak katledilen doğa geri getirilemez…

Kamuoyunun bilgisine saygıyla sunarız.”

Sepetim