0.542. 537 86 70

Azmettiricilik ile yargılanıyorlar..

Didim'de CHP'li Belediye Meclis Üyesi ve DİTAB (Didim Turizm Altyapı Hizmet Birliği) Başkanı Sevinç Karataş ile Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay'ın Danışmanı olarak bilinen Ali İhsan Coşkun, 2019 yılında Denizli Karahayıt’da Gazeteci Arif Çolak'a yapılan saldırı girişiminin azmettiricileri olmaktan sanık yargılanıyorlar.

2021-12-04

Adı daha önce birçok skandala da karışan Sevinç Karataş karakolda verdiği ifade de Arif Çolak'ı tanımadığını ve hiç görmediğini söylemiş.

Peki bir insan 25 yıldır Didim'de yaşayan, aynı partide, aynı belediye başkanı seçilsin diye birlikte çalıştığı, onlarca fuara birlikte gittiği, gazeteci olması nedeniyle Didim'de herkesin tanıdığı biri için niçin “Tanımıyorum hiç görmedim” der.

Kaldı ki aynı Arif Çolak daha 10 gün önce Sevinç Karataş'ın eşi, Didim CHP Eski İlçe Başkanı Gökmen Karataş'ı da başka bir davada mahkûm ettirmiş biri.

Yani ailece tanışıyor ve husumet besliyorlar.

Biz söyleyelim Sevinç Karataş’ın neden doğru ifade vermediğini, halk deyimi ile neden böyle bir “kuyruk yalan” uydurduğunu.

Nedeni şu; “Suçluluk duygusu ve devletin savcı ve hakimlerini hafife almak.”

Bu cesareti nereden buluyor derseniz… Didim Belediye Başkanı’nın bu güne kadar yediği nanelere rağmen hala görevinin başında olmasından, gerek siyasi gerekse adli mercilerce korunup kollandığından deriz.

Unutulan bir şey var ki, adliye odaları hala helal süt emmiş savcı ve hakimlerle dolu...

Peki azmettirici olarak sanık durumundaki bu hanımefendinin tebligatı alır almaz yaptığı ilk şey ne? Gidip Arif Çolak hakkında uzaklaştırma kararı almak..

Sevinç Hanım hani sen bu adamı tanımıyordun, hiç görmemiştin?

Kime karşı uzaklaştırma kararı aldırdın, yanına yaklaşsa nerden bileceksin?!

Tabi ki bilecek ve tanıyacaksın, çünkü karakolda doğru ifade vermedin.

“Yalan beyanın” Ceza Hukuku’ndaki karşılığını vermek yine adalete düşüyor.

Gelin görün ki tüm bunlar hanım efendiyi kesmemiş olacak ki, yavuz hırsız ev sahibini bastırır hesabı birde şikâyetçi olup karşı dava açmış.

Üniversite okumuş biri için oldukça yüksek bir zeka..

* * *

Gelelim diğer sanık Ali İhsan Coşkun beye…

Bu muhterem olmayan bir unvanla kendisini Belediye Başkan Danışmanı olarak Didim'deki her cukkakalı işin içine soksa da, biz onu İzmir 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin “Finans kuruluşlarını dolandırmaktan” verdiği 729 bin TL. para cezası ve 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile tanıyoruz.

Şartlı tahliye ile piyasada cirit atan bu şahıs belediyenin her birimine rahatlıkla girip çıkıp, başkan danışmanı sıfatı ile atama, sürgün ceza gibi kararlar alıp insanların hayatı ile oynamakta, başta problemli Küçük Sanayi Sitesi olmak üzere belediye ve rantçılar arasında arabuluculuk yaptığı Didim kamuoyunca bilinmektedir.

Tabi ona sorarsanız bu işleri Allah rızası için yapıyor. Yerseniz artık…

Adaletin bu vatandaş için de “Nüfus Ticareti” yapmaktan hesap soracağı günler gelecektir. Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay ile birlikte Türk Bayrağı’nın olmadığı HDP bürosunda PKK renklerini sembolize eden HDP flamaları altında oturan Ali Coşkun ismindeki kişiyi bu derece vazgeçilmez yapan nedir? diye soracak olursanız.. Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay’ın sanık olarak yargılandığı ve yıllarca sürüncemede bırakılıp bir türlü sonuçlanmayan, iş cinayetine kurban giden Ali Bakay davasında İş Güvenliği Uzmanı olarak adaleti oyalama görevidir.

Biz biliyoruz ve inanıyoruz ki hem ilahi adalet, hem hukuki adalet bunların yakasına yapışacaktır.

* * *

Hiç bir kimse Didim’de CHP'yi bu kadar aciz duruma düşüremezdi, buna rağmen “bar fedaisi dilini” pek seven Ahmet Deniz Atabay pek güvendiği Ali Coşkun ile bu işi başardı!

Otelinin su faturalarını sildiren, adı tecavüz suçlaması ile anılan, imar vurgunları ayyuka çıkan Ahmet Deniz Atabay, Ali Coşkun gibi “baret makyajcısı” ile mutlu yaşarken, rant pastasını Sevinç Karataş gibi yandaşlarla paylaşırken ve Didim'de tüm bu rezillikler olurken, her türlü pislik ortalarda saçılırken, CHP’nin Aydın ve Didim’deki yöneticileri ve temsilcileri ne mi yapıyorlar?

En son gördüğümüzde bir balıkçı restoranında “Birlik ve Beraberlik adı altında” tıkınıyorlardı.

Suçta birlik, ahlâksızlıkta beraberlik hepinize kutlu olsun…

AYDIN ŞAFAK

 

Okunma sayısı: 8.787

Sepetim