0.542. 537 86 70

Başkan Atay gerçeklerin açığa çıkmasını istemiyor..

Efeler Belediye Başkanı Fatih Atay’a bir eleştiri de Mimarlar Odası Aydın Temsilcisi Cemre Şahin Kazıcı’dan geldi. Başkan Fatih Atay’ın bu gün katıldığı televizyon programında meslek odaları ile ilgili “bunlarla uğraşmak istemiyorum” ve “onları uzak tutuyorum” şeklindeki ifadelerini eleştiren Kazıcı, “Başkan Atay bu ifadeleri ile demokrasinin gerektirdiği çok seslilikten duyduğu rahatsızlığı, bilime bakış açısını ve yönetim vizyonunun olmadığını göstermiştir. ‘Ben yaptım oldu’ zihniyeti ile halka hizmet kabul edilemez” dedi.

2020-05-22

Mimarlar Odası Aydın Temsilcisi Cemre Şahin Kazıcı kendisine ait sosyal medya üzerinden Efeler Belediye Başkanı Fatih Atay’ı zehir zemberek sözlerle eleştiri yağmuruna tuttu.

“Mesleğimizin uzmanlık alanına giren konularda, hiç kimsenin Aydın kentimizin kaderini ve Aydınlının parasını kendi siyasi kaygılarının oyuncağı yapmasına, kamu yararını ve meslektaşlarımızın haklarını ihlal eden hukuksuz davranışlarına sessiz kalınmayacaktır” diyen Mimarlar Odası Aydın Temsilcisi Kazıcı’nın yaptığı açıklama şöyle:

“Efeler Belediye Başkanı 21 Mayıs günü saat 11.00'da konuk olduğu televizyon programında, verdiği hatalı kararların üzerini siyasi bir söylemle, talihsiz bir biçimde örtmeye çalışmıştır.

Bu Aydın halkının seçimle iş başına getirdiği ve kendisinden hizmet beklediği bir Belediye Başkanı'na yakışmamıştır. TMMOB, tüm bileşenleriyle, yönetmeliklerinde kamu yararını öncelik haline getirmiş, kamunun teknik ve bilimsel bilgi elde etmesini gönüllülükle sağlayan akademik bir meslek örgütüdür.

Sayın Belediye Başkanı televizyon programında meslek odaları ile ilgili "bunlarla uğraşmak istemiyorum" ve "onları uzak tutuyorum" gibi ifadeleri ile demokrasinin gerektirdiği çok seslilikten duyduğu rahatsızlığı, bilime bakış açısını ve yönetim vizyonunun olmadığını göstermiştir. 'Ben yaptım oldu' zihniyetiyle halka hizmet etmek kabul edilemez.

Belediye Başkanı meslek odaları için "İlle işin içinde olmak istiyorlar" diyor.

Sürece dahil olma isteğimizden memnuniyet duyulması gerekirken bundan neden rahatsız olundu?

İşin içinde olursak toplumun bilmemesi gereken bir takım konulara mı tanıklık edeceğiz Sayın Başkan?

Aydın'da gönüllülükle görevini icra eden meslek odalarının, sivil toplum örgütlerinin, üniversitelerin kamusal alan proje süreçlerine dahil edilmesi teklifimiz, projenin yarışmayla ŞEFFAF biçimde elde edilmesi önerimiz sizi neden bu kadar rahatsız etti?

Başkan, hem ‘günüllü kuruluşları işin içine katmayacağım’ diyor hem de Meslek Odaları, kendi zihnindeki düşüncelerden ilahi bir güçle haberdar olsun ve projelerini çizip önüne getiriversin istiyor. Bunu da anlamak mümkün değil.

Öte yandan Mimarlar Odası proje üretmez, Meslek Odaları kamu yararı için uzmanlık alanını ilgilendiren konularda izlenmesi gereken yöntemi belirtir, projeyi üye meslektaşları zaten aldıkları eğitimle hakkıyla üretir. Başkanın da bilmesi gereken hukuki mevzuatlardaki durum budur ve odalarımız hukuk dışı hareket etmez.

"Benim de mimarlarım var" diyerek kutsal mesleklerini icra eden meslektaşlarımızdan eşyası gibi bahseden Başkan, göreve gelir gelmez ilk iş olarak o mimarları-mühendisleri işten çıkarmıştı. Bir hukukçu olarak yaptığı bu hukuksuz girişim neticesinde, meslektaşlarımız açtığı davalarını kazanarak görevlerine hakkıyla geri döndüler. Hizmet için seçildiği yerde hukuka aykırı biçimde insanların ekmeğiyle oynamak yerine, vatandaşa hizmet götürmeyi öncelemesi beklenir.

- Sayın Başkan siyasi bir söylemle algı yönetmeye çalışmış, gerçeklerin ortaya çıkmaması için detay vermekten imtina etmiştir. Aydın halkının vergileriyle elde edilen 900.000,00 TL'nin Başkan tarafından nasıl zarara dönüştürüldüğünü ben detaylandırayım:

Mimarlık Yarışma Kültürü, yüzyıllar öncesinden bu yana süren, Atatürk'ün de dünya mimarlarını davet ederek sürdürdüğü, yasalarımızda tariflenen, nitelikli ve şeffaf bir proje elde etme kültürü ve sürecidir. Meslek Odalarının önerileriyle Aydın'ın en değerli alanlarından kamunun malı olan Eski Otogar Alanında da geçtiğimiz siyasi dönemde mimarlık yarışması gerçekleştirilerek, sonucunda kazanan proje, 50 kişilik mimar-mühendis ekibiyle hazırlanıp istenirse yarın inşaata başlanır hale getirilmiş ve teslim edilmiştir.

Bu hizmet bedelinin büyük bir kısmı da belediye tarafından zaten ödenmiştir.

Sayın Başkan, kendini kanıtlamış mimarlık ofisleri tarafından hazırlanan, alanında uzman akademisyen, mimar ve mühendislerden oluşan jürinin seçtiği, belediyedeki meslektaşlarımızın üzerinde uzun mesailer harcadığı, pek çok üniversite ve konferanslara "kamusal faydasallık" başlığıyla konu olmuş ve Aydınlının parasıyla hazırlanmış ödüllü projeyi beğenmediğini söyleyip hiçe sayarak, aynı alan için yeni bir bedelle farklı bir çalışma başlatmış; belediyenin zarara uğramasına sebebiyet vermiştir.

Ancak, kendisinin de geldiği siyasi geleneğin emek emek elde ettiği bir projeyi "benden öncekilere mal olur" zihniyeti ile onları onore etmemek için, bu eseri hayata geçirmeyerek kamu yararını hiçe saymış, ödenmiş olan bedelleri siyasi kaygıyla sokağa atmıştır.

Ayrıca bahsetmiş olduğu proje ile ilgili olarak ne Aydın Mimarlar Odası'nın kasasına ne de dönemin yönetim kurulundaki mimarların cebine tek bir kör kuruş dahi girmemiştir.

Millete ne anlatmak istiyorsa açık ve şeffaf olması beklenir.

Şimdi soruyorum,

Aydın'a kazandırılmış ödüllü bir proje mi belediyeyi zarara uğratmaktadır yoksa bu projeyi keyfi bir nedenle sokağa atmayı seçen Belediye Başkanı mı?

Mesleğimizin uzmanlık alanına giren konularda, hiç kimsenin Aydın kentimizin kaderini ve Aydınlının parasını kendi siyasi kaygılarının oyuncağı yapmasına, kamu yararını ve meslektaşlarımızın haklarını ihlal eden hukuksuz davranışlarına sessiz kalınmayacaktır.”

Sepetim