0.542. 537 86 70

Didim’de Adaleti harekete geçirmek için bakan baskısı mı gerekiyor?

Didim Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay başta olmak üzere elini kolunu sallayarak dışarıda gezen her bir “tecavüz şüphelisi”, “su hırsızlığı şüphelisi”, “imar yolsuzluğu şüphelisi”, “iş cinayeti sanığı” için açıklama yapacak bir bakan mı bulmak zorunda kalacağız!? Adaletin yerine getirilmesini sağlamakla görevli olanları harekete geçirmek için illaki Bakan baskısı mı gerekiyor?

2021-12-21

Dünkü yazımızdaki öngörümüz gerçekleşti ve Didim Devlet Hastanesi Acil Servisi’nde doktora saldırdıktan sonra savcılıkça serbest bırakılan şahıs, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın konuya el atması ile tutuklandı. Yazdıklarımızda haksız çıkmadık..

Didim Adliyesi’nde gelişenler her ne kadar yüreklere su serpse de, aynı zamanda adaletin geldiği konumu göstermesi açısından yürek burkucu..

Böylesi olayın benzerlerine sık sık rastlar olduk.

Şiddete uğrayan birçok kadın ve çocuğun faillerinin önce serbest kalması, ardından sosyal medya ve basının baskısı sonucu tekrar tutuklanması sıradan bir hal almış durumda. Ancak, bu durum “mahkemelerin iş yükünü azaltmak, ya da serbest kalsalar da yargılama devam etmektedir” gibi gerekçelerle izah edilmesi kamu vicdanında adalete olan güvenirliği oldukça zedelemektedir.

Olumlu gelişmelerden güç alarak ve yola çıkarak, taleplerimizi tekrar dile getiriyoruz.

Benzer suç ve davalardan tutuklu onlarca insan varken, hakkında tecavüz iddiası ile açılan soruşturma devam eden başta Didim Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay olmak üzere elini kolunu sallayarak dışarıda gezen her bir “tecavüz şüphelisi”, “su hırsızlığı şüphelisi”, “imar yolsuzluğu şüphelisi”, “iş cinayeti zanlısı” için açıklama yapacak bir bakan mı bulmak zorunda kalacağız!?

Adaletin yerine getirilmesini sağlamakla görevli olanları harekete geçirmek için illaki Bakan baskısı mı gerekiyor?

Eğer adalet böyle işleyecekse bu hem siyasi güçlere hem de birçok katmandaki yöneticiye eksi yazar.

Biz yine de konuya iyi yönden bakıp, Didim’in saygıdeğer savcı ve hakimlerine açık bir dilekçe ile seslenelim.

Adaletin önünde herkesin eşit olduğuna olan inancımızın devam etmesi adına, kamu vicdanında mahkum olmuş insanların, adaletin terazisinde tez günde tartılması adına, genel bir kanı olan, yapanın yanına kar kalır sözünün bir yerde durması adına, iş cinayetine kurban giden Levent Bakay’ın yetim çocuğunun gözyaşları adına müsebbiplerinin bir an önce yargılanmasını insanlık adına bekliyoruz.

* * *

Biz bu satırları yazarken Didim Belediyesi İmar İşleri Komisyonu Başkanı’na kendi partililerinin rant taleplerine direndiği için baskılar devam ediyordu.

Dün CHP otobüsünü taşlayıp, Aydın BŞB Başkanı Özlem Çerçioğlu’na küfürler edenler, bu gün partide adam kalmamış gibi kimi CHP Aydın İl Yöneticisi, kimi Didim İlçe Başkanı koltuğunda oturmakta, ellerinde rant dosyaları ile imar işleri bürosunun kapısında bekleyip, geçmeyen dosyaları olduğunda başta Kadıköylü Atabay olmak üzere herkese posta koyarak, hesap sorduklarını Didim’de duymayan, bilmeyen yok.

Hele CHP İlçe eski Başkanı Gökmen Karataş’ın, meclis üyesi eşi Sevinç Karataş’ın yüzde yüz rant artışı talebiyle hazırladığı dosyanın komisyondan geçmeyişine kızarak belediyede terör estirdiği şehir efsanesi haline gelmiş durumda.

Peki Kadıköylü Atabay, bu soğuklarda garibanın çoluk çocuğu ile sığındığı kulübesini yıkarken, bu rantçılara neden gıkını çıkaramıyor?

Çünkü arada Ali Coşkun faktörü var.

Projelerin iş güvenliği işlerini, projesinde ne kadar rant fazlalığı olursa olsun belediyeden sorunsuz imar onayı alması karşılığında alan bu şahıs, aynı zamanda Atabay’ın diğer rantsal projelerini de organize eden kişi olduğunu bilmeyen yoktur.

Bu aynı zamanda, “Konuşursam yanarsın” gücü ve dokunulmazlık zırhı sağlayan bir durumdur.

Didim Belediyesi’nden Ali Coşkun’u uzak tutmak Didim’e yapılacak en büyük iyiliklerden birisidir. Zira bu şahsın projesini dürüstçe yapan ya da iş güvenliği işini kendisine vermeyen müteahhitlerin önüne her türlü engeli koyarak onlarca insanın ekmeği ile oynadığı iddiaları ayyuka çıkmış durumdadır.

Siz bakmayın bunların billboardlara süslü dürüstlük ilanları vermelerine.

İnsan da hangi güzel yön eksikse o yönünü çok konuşurmuş.

Beynamazdan din dersi,

Hovardadan sadakat dersi,

Alkolikten Yeşilay dersi ne ise,

Ahmet Deniz Atabay ve Ali Coşkun’dan dürüstlük dersi de odur.

AYDIN ŞAFAK

 

Okunma sayısı: 4.352

Sepetim