0.542. 537 86 70

KORKUNUN ECELE FAYDASI YOK…

Daha PANDORA’NIN KUTUSU’nu açmadan bir panik bir panik sormayın gitsin. Hele durun daha neler gelecek, korkunun ecele faydası yok!

2015-07-22

Sevgili okurlar,

Bu gün www.aydingundem.net ve www.aydinsafak.com haber sitemizde “AKILLI KART İHALESİ NEDEN İPTAL EDİLDİ?” başlıklı bir haber yayınladık. Haberimiz kamuoyunda büyük ses getirirken yetkililer nedense panik içine girdi.

Haberi şu spotla verdik:

“Otobüsler neden bedava çalıştırılıyor?” sorusunun altından, “ihaleye fesat karıştırma” kokusu çıktı… “Sarı civciv” otobüslerde akıllı kart uygulaması başlatılamadığı için ücretsiz taşımacılığa devam ediliyor. Otobüslerin ücretli yolcu taşıyabilmesi için “Akıllı kart” uygulamasına başlanması gerekiyordu, bu uygulamaya geçilemedi.”

Daha PANDORA’NIN KUTUSU’nu açmadan bir panik bir panik sormayın gitsin. Hele durun daha neler gelecek, korkunun ecele faydası yok!

Haber sosyal medyada da büyük ilgi gördü.

Haberin etkisi büyük olmalı ki, beyzadeler “Kent Kart Uygulaması için gerekli ekipman ve cihaz alımı alanlarında Kamu İhale Kanunu'na tabi olunmadığı açıklandı” şeklinde bir açıklama yaparak besleme basına hemen servis etmişler. Sanki biz haberimizde Kamu İhale Kurumu’ndan söz etmişiz gibi!

Haberin başlığı ise; “AYDIN BÜYÜKŞEHİR ASILSIZ HABERE SESSİZ KALMADI..” şeklinde verilmiş. Altında da bir imza: Gerçek Gazetesi / Durmuş TUNA…

Haberin giriş bölümünde;

“Aydın İmar A.Ş. asılsız haberler için yayından çıkarma ve tekzip talebinde bulundu. Aydın Gündem İnternet Haber Gazetesi'nde yayınlanan ‘Akıllı kart ihalesi neden iptal edildi?’ başlıklı habere Aydın İmar A.Ş.'den noter aracılığıyla yapılan açıklamada, ‘Söz konusu yazıda kamuoyunu yanıltıcı, hatalı bilgiler yer almakta olup, firmamıza yönelik isnat ve ima dolu ifadeler kullanılmıştır. Habere konu olan yazı ile ilgili yanlış bilgilere dayanarak, gerçeğe aykırı yayım yapılması nedeniyle bu cevap metnini yayınlama zorunluluğu doğmuştur” ifadesine yer verilmiş.

Ve şöyle devam edilmiş:

“İnternet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesine dair usul ve esaslar hakkında yönetmeliğin 10. maddesine aykırı davranış sergilendiği belirtilen Aydın İmar A.Ş. yetkilileri; haklarının ihlal edildiğini belirterek, kendileri hakkındaki içeriğin yayından kaldırılması ve hazırladıkları cevap yazısının bir hafta süreyle yayınlanması talebinde bulundular. 

Açıklamada; tekzip talebinin muhatabına ulaştığı tarihten itibaren iki gün içinde yayınlanması istenirken, aksi halde Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulacağı belirtildi.

Düzeltme yazısının yasal koşullara uygun şekil ve zamanda yayınlanmaması halinde ise yasal yollara başvurulacağı ihtarında da bulunuldu.”

Güler misin, ağlar mısın? Sözde bu açıklamayı yapanlar danışman olacak.

Kardeşim, madem noter aracılığı ile www.aydingundem.net haber sitemize bir açıklama gönderdiniz. Nasıl oluyor da bu açıklama bizim elimize ulaşmadan jet hızıyla besleme basının eline ulaşıyor ve haberimizi etkisizleştirmek için haber yaptırılıyor? Bu bir.

İkincisi, açıklamayı besledikleri basına haber olarak gönderenler kendilerini hem hâkim hem savcı yerine koymuşlar. Öncelikle bilmiyorsanız öğretelim. Tekzip göndermek öyle noter aracılığı ile olmaz mahkeme kararı ile olur. Eğer haberimiz gerçeği yansıtmıyorsa; öyle aba altından “Aksi halde Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulacak” şeklinde ifadelerle sopa gösterilmez, doğrudan gidilir Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunulur. Bizde gider savunmamızı yapar, delillerimizi sunarız…

İşte o zaman gerçekler ortaya çıkar ve adaletin kestiği parmak da acımaz…

Bizim haberimizin özeti şu:

Akıllı kart ihalesi davet usulü yapıldı. İhaleye sadece üç firma davet edildi ve sadece bir tanesinin, adrese teslim belirlenen ihale şartlarına uygun olduğu ortaya çıktı ve adrese teslim ihaleyi bu firma kazandı. Ancak ihaleye giren diğer firmalar ihale şartnamesinin adrese teslim olduğunu belirterek yasal mercilerin yolunu tutunca, ihale apar topar iptal edildi. İhale iptal edilince de akıllı kart uygulamasına geçilemedi ve otobüslerin vatandaş yararına bedava hizmete devam edeceği mazeretinin arkasına sığınıldı.

Yetkililer, bu konuya açıklık getiremiyorlar. Laf cambazlığı yaparak şu cevabı vermekle yetiniyorlar:

“Aydın İmar Sanayi ve Ticaret A.Ş. Kamu İhale Kurumu'nun 27/05/2015 tarih ve 2015/DK.D-985 sayılı kararıyla bilgisayar destekli ulaşım sistemleri yazılım ve ekipmanlarının temini ile kent kart uygulaması için gerekli ekipman ve cihaz alımı alanlarında Kamu İhale Kanunu'na tabi değildir. Bu nedenle 4734 Sayılı Kanuna göre yapılan bir ihale söz konusu değildir.”

Şimdi bir kez daha soralım:

Akıllı kart ihalesi yapıldı mı yapılmadı mı?

İhaleye kaç firma katıldı?

İhale apar topar neden iptal edildi?

İhale ilanı yerel bakış gazetesinde yayınlanmadı mı?

Madem ihale şartnamesine tabi değilsiniz ihale ilanını neden yayınladınız?

Bir şirkette belediye hissesi yüzde 51’in üzerinde ise ihale şartnamesine tabi değil midir?

İhaleyi alan firma Erkan Karaaslan’ın “Çözüm Ortağı” olduğu firma mıdır, değil midir?

Adrese teslim ihalede sadece bu firmada olan “cep telefonu ile de ödeme şartı” var mıdır yok mudur?

İhaleye katılan diğer iki firma ihalenin haksız rekabete açık olduğu gerekçesi ile önce yazı işleri müdürlüğüne yazılı müracaatta bulunmak istemediler mi? Bu firmaların müracaatları neden kabul edilmemiştir?

Daha sonra aynı firmalar ihale günü aynı şikâyet mektuplarını ihale komisyonuna verip ardından ihale kanununa uygun olmadığını belirterek yasal yollara başvuracaklarını belirtmişler midir, belirtmemişler midir?

Bu iki firma ihaleye gözlemci olarak katılmak istediklerinde neden salon dışına çıkartılmışlardır?

İhalenin iptalinin sebebi bu iki firmanın yasa dışılıklar nedeniyle gerekli yasal mercilere gidecekleri restinden sonra gerçekleşmemiş midir?

Beyzadeler bu soruların cevabını verecekleri yerde lafı eveleyip geveleyip kamuoyunda “bakın biz tekzip metni gönderdik, yasal işlem başlattık” algısı yayma çabası, paniği ve telaşı içine girmişler ve bunu yaparken de besledikleri basın organını kullanmışlardır.

Şimdi ben sormaz mıyım?

Ey Aydın Büyükşehir Belediyesi’nin etkili ve çok akıllı yetkilileri!..

Beslediğiniz bu basın kuruluşuna yılda kaç para ödüyorsunuz da sizin borunuzu çal deyince çalıyor? Çıkın bunu bir kamuoyuna açıklayın.

Bizi asılsız haber yapmakla suçlayan kılavuzlar;

Asılsız haberin ne olduğunu, her ay milyon ya da milyar liralar ödeyip, kendinizin lehinde reklâm haberler yaptıran yerel yöneticiler olarak sizler çok iyi bilirsiniz. Bizi asılsız haber yapmakla suçlayanlar, cesaretiniz varsa beslediğiniz basın kuruluşlarına özellikle son 3 yılda kaç milyon veya milyar lira para ödediniz, siz önce bunun hesabını verin!..

“Biz hesap filan vermeyiz” diyorsanız, buradan İçişleri Bakanlığı, Aydın Valiliği ve Aydın Gelir İdaresi Müdürlüğü’ne suç duyurusunda bulunuyoruz. Gerekli incelemeler yapılıp gerçekler ortaya çıkarılsın da, kamuoyu da gerçeklerin ne olduğunu öğrensin.

Bir başka konu:

Kamu kaynaklarının siyasi ikbal düşüncesi ile bedavaya dönüştürülmesi halk yararına hizmet etmez, bu işi uygulayana hizmet eder. Aydın Büyükşehir sınırları içinde bir milyonun üzerinde insan yaşıyor. 17 ilçe ve 527 mahalle statüsünde yerleşim birimi var. 65 otobüsle kaç vatandaşa hizmet ediliyor ki verdiğiniz hizmet halk yararına olsun…

“Sarı civcivlerinizin” işletme hakkı Aydın Büyükşehir Belediye Meclisi Kararı ile Aydın Büyükşehir Belediyesi’nin şirketi olan ve Yönetim Kurulu Başkanlığını “Çözüm Ortağı” Erkan Karaaslan’ın yaptığı Aydın İmar A.Ş.’ye verildiğine göre uygulama haksız rekabete yol açmıyor mu? Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre bu şirket bedava taşımacılığı nasıl yapıyor? Aydın ilinin tamamında hizmet vermediği için Anayasa’nın “Kamu Hizmetlerinden Yararlanmada Eşitlik Hizmeti”ne açıkça aykırı olarak sürdürülen bu taşımacılık hizmetinden oluşan kamu zararını kim ödeyecek?

Ey aklı evvel kılavuzlar…

Hani demişsiniz ya, “Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunacağız…”

Bekliyoruz… Bu işi ancak mahkeme çözer… 

Sepetim