Kurtuluş Savaşı’nın kadın kahramanları…

Bunların en ünlüsü Sarıkamış'ta binbaşı eşini şehit veren Kara Fatma. Ailece mücadeleye atıldı ve İzmit-Afyon hattında 700 kişiye komutanlık yaptı. Namı Sovyet Rusya'ya kadar duyuldu. İki kez düşmana esir düştü. Kurtulmayı başardı ve Büyük Taarruza katılarak o coşkuyu da yaşadı. Zaferden sonra İstiklâl Madalyası'nı gururla göğsünde taşıdı. Savaşta yaralanan ve sonra aklını kaybeden kızının çocuklarına baktı. Yoksulluk içinde kıvrandı ama verilen maaşı almayarak Kızılay'a bağışladı. "Ben memleketimi para için mi kurtardım?" diyerek onurlu duruşunu sergiledi. 2 Temmuz 1955 günü İstanbul'da yoksulluk içinde hayatını kaybetti. 

Karı koca cephede şehit oldular

İkinci kahramanımız ise Aydınlı Çete Emir Ayşe.

Kocasını Çanakkale'de kaybetti. İki çocuğuyla baş başa kaldığı günlerde Yunan ordusu Aydın'ı işgal etti. "Kadın güçsüz olabilir. Ama ana güçlüdür. Beşik sallayan eller el ele verirse; dünyayı yerinden sallar!" diyerek boynundaki altınları satıp bir silah temin etti ve Yörük Ali Efe'nin çetesine katıldı. Aydın Şehir Savaş'nda yaralandı. Asla mücadeleden geri durmadı. Zafere kadar verilen her vazifeyi yaptı.

Balıkesir Gördesli Makbule ise daha iki aylık evliyken işgalle karşı karşıya kaldı. Kocası Hali Efe, Parti Pehlivan ve İbrahim Ethem'lerin Demirci Alayı Akıncı Müfrezesine katılırken o da peşinden gitti ve birlikte savaştılar. Bir karakol baskını sonrası Kocayayla'da girdiği çatışmada şehit oldu. Kocası Halil Efe de iki ay sonra Selendi ilçesi yakınlarında Yunanlılarla girdiği bir çatışmada şehit oldu.

 Onbaşı Nezahat           

Onbaşı Nezahat ise 9 yaşındaydı. Annesini kaybettiği için babası Albay Hafız Halit Bey'in yanında cepheden cepheye koşmak zorunda kaldı. Küçüktü ancak yüreği devdi. Yunanlılarla girilen çatışmada, askerlere yardım ediyor en önemlisi de onlara moral vererek destek oluyordu. Bu özverili çalışmaları Meclis'e kadar duyuldu. Ona 'Türk Jandark'ı olarak madalya verilmek istenir. Onbaşı rütbesi verildi. İstiklal Madalyası'nı ise alamadı ancak asla hayıflanmadı. Bu durumu 65 yıl sonra gazetelere konu oldu. Kendisine TBMM tarafından 'Şükran Plaketi' verilerek onurlandırıldı. 1992 yılında ise 84 yaşında hayata gözlerini yumdu.

 Cumhuriyet'in kuruluşuna omuz verdiler…

Kurtuluş Savaşımız sadece erkeklerin cephede savaştığı bir mücadele değildir. Kadınlarla omuz omuza bir büyük destandır. On binlerce kadınımız İnebolu-Ankara-Afyon hattında soğuk sıcak demeden cephane taşımış. Yeri gelmiş silah kuşanıp cepheye koşmuştur. Türk kadını, bu savaş içinde gücünü ve özverisini göstererek, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuna katkı sunmuştur. Bu mücadelesi sayesinde de medeni ve siyasi haklarını elde etmiştir. Ancak o kadar çok kahraman var ki, çoğu da günlük yaşam içinde unutulup gitmiştir. Onlara çok şey borçluyuz. Kurtuluş Savaşımızın kadın kahramanlarını saygı ile anıyoruz..

Kaynak: Ercan Dolapçı