“Yılın Öküzü” suç işledi..

Didim’de Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay ve yardımcıları tarafından uyuşturucu madde verilerek 2 ay içinde tehdit ve şantaj ile defalarca toplu tecavüze uğradığını iddia eden mağdure bayanın şikâyeti üzerine Belediye başkanı ve yardımcıları hakkında yürütülen soruşturmada Didim Savcılığı’nın “kovuşturmaya yer olmadığına dair karar vermesi” ve Cem Ulucan’ın da “Gizlilik kararı” bulunan dosyayı kamuoyu ile paylaşması basın meslek ilkeleri gereği etik olmadığı gibi, henüz kesinleşmemiş olan savcılığın “kovuşturmaya yer olmadığına dair kararını” yayınlaması TCK’ya göre suçtur, hesabı da yargıda sorulacaktır.

Cem Ulucan’ın yaydığı haberlerde tecavüze uğradığını söyleyen mağdure bayan ahlaksızca bir yaklaşımla linç edilmiş, Didim Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay’a “kumpas kurulduğu” şeklinde algı oluşturulmaya çalışılmıştır. Savcılığın “kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı” henüz kesinleşmemiştir. Bu bilinmesine rağmen mağdure bayanı sanki suçlu imiş gibi algı yaratılarak yayınlar yapılması, Cem Ulucan’ın ahlâksızlığını bir kez daha ortaya koymuştur.

Siyasilerin baskısı ile durdurulduğu iddia edilen bu dosyanın savcılık tarafından kapatılacağı endişesi Didim kamuoyunda aylar öncesinden konuşulan bir konudur.

Nitekim de öyle olmuştur.

Gerçeklerden uzak eksik inceleme ve çelişkilerle dolu olduğu apaçık ortada olan “kovuşturmaya yer olmadığına dair” karar ile Didim Belediye Başkanı aklanmaya çalışılmıştır.

* * *

Gazeteci dediğiniz kişiler olayları doğru olarak kamuoyuna vermek zorundadır. İnsanlar da içinde bulunduğu duruma göre değerlendirilir. Ortada tecavüze uğradığını iddia eden bir kadın vardır. Sapla samanı birbirine karıştırarak konuyu saptırmak, rant çetesine bağlamak, kumpas kurulduğu şeklinde değerlendirme yapmak gazetecinin görevi değildir. Bir gazeteci olay ve konuları değerlendirirken önce mağdur kişinin yanında durması gerekir. Buradaki mağdur kişi ise tecavüze uğradığını iddia eden kadındır.

Ben de bir gazeteci olarak mağdur bayanın yanında yer almak durumundayım.

Neden derseniz..

Tecavüze uğradığını söyleyen kadına güveniyorum ve her söylediğine sonuna kadar inanıyorum. Çünkü, hiçbir kadın, üstelik anne olan bir kadın “bana tecavüz ettiler” diye durduk yerde kimseyi suçlamaz, zan altında bırakmaz.

* * *

Konuyu Yazarımız Gazeteci Metin Can ile birlikte detaylı şekilde ele alıp irdelemeden önce, “Gizlilik kararını” hiçe sayarak ahlâksızca yayınlar yapan Cem Ulucan kimdir önce ona bakalım.

Cümle alem bilir ki, Cem Ulucan denilen “ÖKÜZ” çok aşağılık, rezilce ifadelerle yazılar yazan, mağduriyete uğrayan kişileri bile menfaati için karalamaktan hiç çekinmeyen biridir.

Ahlâksızlık ve kepazelik onun mizacıdır.

Hatta geçmişte kendisi “Yılın Öküzü” bile seçilmiştir.

Bu konuda aldığı ödülü bile vardır.

Sakın yanlış anlaşılmasın.

Facebook hesabında “Ben yılın öküzüyüm” diye kendi duyurmuş, ödülü Emin Aydın'ın elinden almış, “Yılın Öküzü Ödülü” başlığıyla da, kendi kabullenmişti “öküz”lüğünü.

Bizler öküze bile öküz demekten imtina ederken, o kendi yazıya dökmüş kimliğini, kişiliğini.

Bu Narsizmle birleşik Parafili ve türevi Sado-Mazoşist eğilimler gösteren Cem Ulucan, hem köşe yazılarında, hem sosyal medyada açıkça ifade ediyor hastalık belirtilerini.

Herkesin önünde taşıdığını, o ağzında taşıyor.

Kendi kaleminden, bazı sosyal medya paylaşımları şöyle:

“… Yunanistan’dan gelecek 20-32 yaş arası hanım arkadaşlara yardım ve yataklık yapabilirim.. evet bunu yaparım.. insanlık vazifesidir bu..”

“… Bana bi karı lazım, o da bu gece lazım..”

“...Keşke oyuncak 'ayı' olsaydım.. bütün kızlar benimle 'yatmak' için can atardı..”

“Cenabetten ‘keramet’ umulmaz..”

“Osurmak, dokuz doktora bedeldir..”

“… Bugün 12 yıllık arkadaşımı kaybettim arkadaşlar.. inanın çok acı bir şey.. sonra buldum yavşağı, benden habersiz denize gitmiş..”

"… Annem beni hep 'kuzum' diye severdi ama ben bildiğiniz 'öküzdüm'..”

“… Yılın öküzü ödül töreni.."

“Sevdiğiniz erkek sizi bir ‘fahişeye’ tercih ediyorsa sakın üzülmeyin.. çünkü her erkek ‘annesi’ gibi bir kadın ister..”

“Destekli ‘sütyen’ takan kadınlar çok samimiyetsiz geliyor.. biz donumuzun içine ‘patlıcan’ sokup geziyor muyuz..”

“… Rüyamda Bülent Ersoy ile ‘cinsel’ münasebet yaşadığım günden beri ‘uyumamak’ için direniyorum..”

“. . Gerçekler acı, ben tatlıyım.. o zaman ben 'gerçek' değilim.. bu kadar 'mükemmel' bişeyin de gerçek olması imkansız zaten..”

Okudunuz değil mi?

İşte bu bebek yüzlü, “Yılın Öküzü” ödüllü şahıs, kendisine şerefsiz dendiğinde oturup ağlamıştı geçmişte. Hatta, kişisel sosyal medya hesabından, “komşusu ayıkken ‘sarhoş” yatan bizden değildir” paylaşımı nedeniyle de gözaltına alınıp ifade bile vermişti Nazilli İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde..

Şimdi de tecavüze uğrayan mağdure bir bayanı Ahmet Deniz Atabay'ı aklamak adına yazdıkları ile zerre utanç duymadan ifşa etmekten çekinmedi.

Ne diyelim sana muhterem...

Kendine Ayı, Öküz diyen sen...

Ödül bile almışsın bu yüzden.

Şimdi yazma sırası bize geldi.

Hiç gocunmak yok.

Bilmeyenlere ayyaşlığını da anlatacağız, kazada öldürdüğün eşin olan kadının mirasına nasıl konduğunu da..

Sonra bu özel hayata giriyor diye ağlamak da yok tamam mı?

Kendine; “ayı, öküz” diyen embesil.

Hiç mi vicdanın sızlamadı tecavüze uğrayan bir anneye aşağılık saldırılar yaparken!..

Hiç utanmadın mı?

* * *

“ALTIN VURUŞ” YAZILARINA “ALTIN” CEVAPLAR VE “ALTIN” SORULAR YAZI SERİMİZİ YARINDAN İTİBAREN GAZETEMİZDEN TAKİP EDEBİLİRSİNİZ.