Aykonut’larla Güzelhisar ikinci Lasvegas’ımız olsun (1)

Kurtuluş harbinden sonra insan ve üretim azlığı sebebi ile halka belirlediği toprakları tapu alma hakkı verilerek tarım ve kentleşme adına teşvik edilmesi ile belediyeye kalan yerlerden birisi de doğup büyüdüğüm yer olan Güzelhisar Mahallesindedir ve ben bu yerlerin sahiplenilme hikâyeleri ile büyüdüm. AYKONUT YAPI KOOPERATİFİ de bulunduğu alanda bu tarım arazilerinden bir bölümdür.

İnsanın az, arazinin çok olması sebebiyle sahiplenilmeyen bu bölüme de mübadele de getirilen göçmenlere yerleştirilir. Bu yerler Göçmen vatandaşlar mahalleyi terk ettikten sonra gelen azınlıklar tarafından Selver, Şeftali Sokak adları ile kullanılsa da Göçmen Mahallesidir.

Bu gün adı göçmen mahallesi olarak kalan yer, köy göçü yapan yerliler ve en son Roman vatandaşlara yurt, yuva olan labirent sokaklar yıkılarak Aydın ilinin en merkezinde pejmurde hali ile makuz talihine terk edildi. Ve ben doğup büyüdüğüm mahalleyi bu şekilde görmek ve bu haliyle yaşamaktan üzüntü duyuyorum.

Döneminden önce ve bu döneme kadar hiç bir belediye başkanının yapmaya cesaret edemediği ve yapamadığı şehir planlamasında vizyon sahibi olduğunu gördüğüm, dönemin belediye başkanı Hüseyin Aksu’nun elinde yarım kalan projelerinden birisi de bu Göçmen Mahallesi (AYKONUT PROJESİ) oldu.

Yıkılarak yeniden yapılıp isteyene daire, isteyene yer ücretlerinin vereceğini söyleyerek seçim vaadi olarak da kullanan Hüseyin Aksu, Aydın ilini büyük bir kasabadan bir kente dönüştürdü ama görevinin sona ermesi ile göçmen mahallesini tam anlamı ile projesini çizdiği yeni kimliği uygun olarak şehre kazandırma fırsatı bulamadı. Boş ovaya LAS VEGAS misali Mimar Sinan Mahallesi ve Girne Mahallesini kuran Hüseyin Aksu, elbette bu projeyi de örnek bir şekilde kolaylıkla hayata geçirebilecekti.

Güzelhisar Mahallesinde doğup büyüdüğüm için bölgenin manevi değeri bende büyük. Şivemiz ile “Çamüsen kavesi”nin önündeki devasa büyüklükteki çınar ağacının altındaki 13 oluklu artezyen kuyusundan, ağzı kırık küçük testimle içme suyu taşıdığımı unutmadım.

Ağzı kırık küçük testimle ablamların ardından tahta nalınlarımla koşa-koşa, döke-döke su taşıdığım bu yollar mezbelelik halinde.

Şimdi de vatandaşlar tarafından sebze ekilmeye başlandı. Artık Aydın ilinin Efeler ilçesinin göbeğinde soğan ve ıspanak tarlalarımız var. Mahalle kurtuluş harbi günlerindeki haline geri döndü. Bu gerilemeye sebep olanlara ne demeli bilmem.

...

Bu projeyi alıp, Showrum ve maket üzerinden daireler satıp, sonra da sessizce geri çekilen YAVUZLAR İNŞAAT, hilkat garibesine çevirdiği bu alanın kenarındaki şık satış bürosunda proje üzerine proje üreterek, ticari yaşamına devam ediyor.

AYKONUT PROJESİ’ni şirket büyüklüğünü referans göstererek güven sağlayabileceğini ihtimal dahilinde düşünürsek, en son projesi KIVILCIM VİLLALARI ve diğer projelerini satmakta zorluk çekmeyeceği apaçık ortada.

Bu mahalle sakinlerinden edindiğim duyumlarıma göre bu hilkat garibesi alanın geçişlerini kısıtlayıp, içinde uygun olmayan olaylara şahit olmuşlar. Güzelhisar Mahallesi sakinleri ve Aydınlılar olarak büyük şehirde yaşadığımızı zannederek, bırakın ev olma ihtimalini; ilimizin en merkezi yerinde yeşil alan ya da kültür merkezleri olması gerekirken alanı Özlem Çerçioğlu ve Yavuzlar İnşaat bize sebze bahçesi ve mezbeleliği layık görmekte.

*  *  *

Zamanın belediye başkanı Hüseyin Aksu’nun bölgeyi kentleşmeye katma kararında, o mahallenin fakir halkının apartman dairesinde yaşayacak olması mucizesi, ya da eski evi karşılığında hatırı sayılır para alacağı mutluluğunu SELVER, namıdiğer ŞEFTALİ SOKAĞI sakinlerinin yüzünde gördüm. Ama hepsi, boğazlarına takılan bir heves olarak kaldı.

Güzelhisar Mahallesi’nin bahtsız insanlarının kaderi, bu alanın yakasını hala bırakmıyor.

Birçok sorunu olduğu iddia edilen arazi için, sanki uluslararası bir anlaşmanın uzlaşılamaz bir haliymiş gibi yılan hikâyesine döndü.

Bitmeyen davalarda mal sahipleri neyi ne kadar istiyor da bu bedel karşılanamıyor?

Hangi belediye muhalefet partide de ruhsat işini çözemiyorsunuz?

Bu güzelim şehrin en eski yerleşim yeri olan, güzide merkezini hilkat garibesi gibi bırakmak hanginizin işine geliyor?

Sevgiyle kalın dostlar...

GELECEK YAZI:

YAVUZLAR İNŞAAT VE AYKONUT PROJESİ SORUNU KİMDE? KİLİMCİNİN KÖROĞLUNDA MI?