Avukatlar Günü Mesajı..
GENEL
Türkiye’de, Siyasetin Yargı’yı Kuşatmasından öte; Yargı’nın, Siyaset tarafından teslim alınması ve yapılandırılması gerçeğiyle karşı karşıyayız.
<p>Türkiye kaos içinde ama çoğu farkında değil.</p>
<p>Devlet kavramının altüst edilişi,</p>
<p>Ülkenin yeraltı yerüstü kaynaklarının yabancıların eline geçişi,</p>
<p>Zengin yoksul/fakir farkının artması,</p>
<p>Tarafsızlık ve yansızlığın terkedilmesi,</p>
<p>Millet kavramının azınlık radikal dinci zihniyetin inancı düşüncesi imiş gibi yansıtılması,</p>
<p>Hukukun, adaletin katledilmesi.</p>
<p>Ayrımcılığın ve nefret söyleminin egemen hale geldiği, bir dönemde, aydınların hukukçuların görevi, diğer meslek gruplarına göre daha da önem kazanmaktadır.</p>
<p>Halk; derin bir uyku içindedir. Rahat, huzurlu memnun. Olup bitenleri görememenin, uyandırılacağını düşünememenin keyfini sürüyor. Saadetin hep böyle devam etmesini, hiç uyandırılmamasını ister. Ama bir gün gelecek, uyandırılacaklar.</p>
<p>Biliyorum; halk okumayı, düşünmeyi sevmiyor. Düşünürse rahatının kaçmasından korkuyor. Mücadeleden ürküyor. Öylesine ürküyor ki; sizin için yapılan mücadelelerle ilgisinin olmadığını, göstermek ihtiyacını duyuyor.</p>
<p>Ülkenin birçok sorunu var. Şer güçler, sayılamayacak kadar çok. Diken üzerinde. Fakat halk dikenli bir yolda ayağını yaralamadan yürümenin, mümkün olmayacağını unutuyor.</p>
<p>Tehlikeyi görünce, korkulu bir rüya görürmüşçesine sırtını dönüyor. Yeni ve eskisinden daha derin bir uykuya dalıyor.</p>
<p>Hiçbir feryat, halkı uyandıramıyor. Tehlikeyi anlamasını temin edemiyor. Yaklaşan düşmanın, ara sıra yumruğunu yiyor; hassas bir yerinize iğne batırılmış gibi şöyle bir sıçrıyor; şaşkın şaşkın bakıyor ve sonra da başını yastığa gömüyor.</p>
<p>Nasıl mı?</p>
<p>Türkiye’de, Siyasetin Yargı’yı Kuşatmasından öte; Yargı’nın, Siyaset tarafından teslim alınması ve yapılandırılması gerçeğiyle karşı karşıyayız.<br /> Yargı dahil olmak üzere, devletin ve toplumun kurumları, köhnemiş çağdışı zihniyete sahip olanların birimi haline dönüştürülmüştür.</p>
<p>Siyasete tabi olan Yargı kimliği sergileniyor. Belli zihniyete sahip kişilerce devlet bünyesinde oluşturulan Yargı’nın dramatik bir örneği ortaya konulmuştur. Yargı, siyaset iç içedir, birbirine şirin görünme yarışı içine girmişlerdir.</p>
<p>Uygulamalarla; yasama, yürütme ve yargı arasındaki danışıklı ilişki, bağımsız ve tarafsız Yargı anlayışıyla bağdaşmayan unsurlar bütün gerçekliğiyle ortaya çıkmaktadır. </p>
<p>Türkiye; kin, nefret ve öfke ile intikam diye sayıklayan, dini istismar eden, adaleti katleden bir kesimle karşı karşıyadır.</p>
<p>Üstünlerin Hukukunu gerçekleştirmenin hazzıyla birbirlerini kutlayanlar artmaktadır. Devlet nüfuzunun kötüye kullanılması suretiyle oluşan böyle bir tablodan demokrasi, insan hakları, kamu hizmeti verimliliği ve toplumsal barışın çıkmayacağı açıktır.</p>
<p>Türkiye, hukuku askıya alan bu ilişkiye mahkûm olmayacaktır. Kendisini kuşatan yapıyı kıracak ve Hukuk Devletini yeniden inşa edecektir.<br /> İnanıyor ve umut ediyorum ki;</p>
<p>Ülke sathında kamu gücünün kötüye kullanılması suretiyle oluşturulmuş çıkar ilişkilerine girmeden ve tenezzül etmeden;</p>
<p>Sivil Toplumun sesi olacaklardır.</p>
<p>Mağdurların hak ve hukukuna sahip çıkacaklardır.</p>
<p>Çevre katliamına karşı çıkacaklardır.</p>
<p>Yaratılan korku ve baskı iklimine karşı haykıracaklardır.</p>
<p>Hukuktan yana, adaletten yana, haktan yana olacaklardır.</p>
<p>Üstünlerin hukukunun temsilcisi olmayacaklardır.</p>
<p>Güçsüzlerin, mazlumların ve mağdurların sesi olacaklardır.</p>
<p>Bu gerçekler ortamında Türk Milleti’nin avukatlarının avukatlar gününü kutlarım.</p>
<p><strong>Av. Nurullah AYDIN</strong></p>