Aydın
01 Temmuz, 2025, Salı
  • DOLAR
    38.01
  • EURO
    42.12
  • ALTIN
    3685.4
  • BIST
    9.477
  • BTC
    76538.750$

ÇOK KOMİK BİR GÜNDÜ...

ÇOK KOMİK BİR GÜNDÜ...
<p> <span style="font-size:16px;">Sabahleyin uyandım. İ&ccedil;imde nedenini bilemediğim bir esenlik vardı. &Uuml;ş&uuml;medim, yanmadım. Cama dayanmadım, cam kırılmadı, kana boyanmadım. Dışarıda şiirsel bir hava vardı. D&uuml;n g&ouml;ky&uuml;z&uuml;n&uuml; boydan boya kaplayan kara bulutlar dağılmıştı. Mavilikler insanın i&ccedil;ini a&ccedil;ıyor, g&uuml;neş gelinlik bir kız gibi g&uuml;l&uuml;ms&uuml;yor, parıldıyordu. T&uuml;rk&uuml; s&ouml;yleyerek kalktım. Elimi y&uuml;z&uuml;m&uuml; yıkayıp sofraya oturdum. Kahvaltı hemen &ouml;n&uuml;me geldi. Zeytin, peynir, re&ccedil;el, bal... her şey tamamdı. Sadece kuş s&uuml;t&uuml; eksikti. Apartman komşularımız kavga, g&uuml;r&uuml;lt&uuml; etmiyorlardı nedense. Dudak b&uuml;kerek giyindim. Hazırlanıp sokağa &ccedil;ıktım. Her taraf tertemizdi. Etrafta bir gram bile &ccedil;&ouml;p g&ouml;r&uuml;lm&uuml;yordu. Kirlilikten eser yoktu &ccedil;evrede. &Ccedil;i&ccedil;ekler a&ccedil;mış, ağa&ccedil;lar yeşilliğe b&uuml;r&uuml;nm&uuml;şlerdi. Herkes g&uuml;l&uuml;mseyerek birbirine g&uuml;naydın diyordu. Arabalar kaldırımlara park etmemişlerdi. Yol &uuml;st&uuml;ndeki kıraathanede kimse okey, tavla gibi oyunlar oynamıyor, sigara i&ccedil;miyordu. M&uuml;şterilerin hepsi de gazete, dergi, kitap okuyorlardı.</span></p> <p> &nbsp;</p> <p> <span style="font-size:16px;">Bu duruma o kadar şaşırdım ki, dalgınlıkla birine &ccedil;arptım. &Ccedil;arptığım kişi y&uuml;z&uuml;me d&ouml;vecekmiş gibi bakmadı, benden &ouml;nce &ouml;z&uuml;r diledi. <strong>&ldquo;Pardon&rdquo; </strong>dedim. <strong>&ldquo;Pardon &ccedil;ıkalı eşeklik arttı. &Ouml;n&uuml;ne baksana ayı&rdquo;</strong> demedi. Bu kadarı da olamazdı. Biri bana şaka yapıyordu herhalde... Hayret ve şaşkınlıkla kaldırımdan aşağı inmişim farkında olmadan. Karşıdan gelen taksiyi g&ouml;remedim. Neredeyse arabanın altında kalıyordum. S&uuml;r&uuml;c&uuml;, <strong>&ldquo;Arabanın altında kalıp geberdiğine yanmam. Seni adamdan sayarlar, ona yanarım. Dağda mı geziyorsun be?&rdquo;</strong> demedi. <strong>&ldquo;Bir yerinize bir şey olmadı ya? İsterseniz sizi gideceğiniz yere kadar g&ouml;t&uuml;reyim&rdquo;</strong> dedi. Teşekk&uuml;r ettim. Biraz y&uuml;r&uuml;mek, bu g&uuml;zelliğin tadını &ccedil;ıkarmak istediğimi belirttim.</span></p> <p> &nbsp;</p> <p> <span style="font-size:16px;">Daireye biraz ge&ccedil; kaldım ama patron kızmadı, anlayışla karşıladı, azarlamadı. G&uuml;lerek maaşlarımıza zam yapacağını s&ouml;yledi. Bu zammı daha &ouml;nce yapmadığı i&ccedil;in &ouml;z&uuml;r diledi. Ev sahibi de kiraya zam yapmayacaktı zaten. B&uuml;y&uuml; bozulmasın diye dua ederek gazetelere g&ouml;z attım. Enflasyon sıfıra inmişti. Hi&ccedil;bir eşyanın, malın fiyatı artmamıştı. Hele anarşi, ter&ouml;r, cinayet haberlerini g&ouml;remeyince g&ouml;zlerim fal taşı gibi a&ccedil;ıldı. Hayret, politikacılar atışmamışlar, s&ouml;z d&uuml;ellosu yapmamışlardı! Her g&uuml;n bir cevher yumurtlayan, medya maymunu yıldızcıklar, sanat i&ccedil;in soyunmamışlar, birbirleriyle &ccedil;ekişmemişlerdi. R&uuml;ya Kaşar, gene abuk sabuk laflar etmemiş, gazetelerin baş k&ouml;şesine kurulmamıştı. Kendisi her nasılsa ağzını a&ccedil;madığı gibi, eski kocası, kardeşi, annesi her &ccedil;orbaya maydanoz olmaya kalkmamışlardı. Futbol ma&ccedil;larında hi&ccedil; olay &ccedil;ıkmamıştı. Fanatikler kol kola girip şarkılar s&ouml;yl&uuml;yorlardı...</span></p> <p> &nbsp;</p> <p> <span style="font-size:16px;">Yoo! Bu kadarı da olamazdı. Biri benimle dalga ge&ccedil;iyordu muhakkak. Hele televizyonda kavgasız d&ouml;v&uuml;şs&uuml;z, kansız, cinayetsiz diziler başladığını duyunca iyice zıvanadan &ccedil;ıktım. Ben b&ouml;yle anormal şeylere alışkın değildim. Yadırgamıştım b&uuml;t&uuml;n bunları. Bu ne renksiz, heyecansız hayattı b&ouml;yle! <strong>&ldquo;Yeter be!&rdquo;</strong> diye bağırdım. Karım<strong>, &ldquo;Sabah sabah niye bağırıyorsun, hayrola, ne var, ne oldu?&rdquo; </strong>diye homurdandı. Bir de baktım ki, daha yataktayım. Hava bulutluydu. Komşular sabah kavgalarına başlamışlardı. Kapıları &ccedil;arpıyorlar, bağırıp &ccedil;ağırıyorlardı her zamanki gibi. Gazetelerden kan sızıyordu. Pencereyi a&ccedil;tım. Hava kirliliği, g&uuml;r&uuml;lt&uuml; patırtı y&uuml;z&uuml;me tokat gibi &ccedil;arptı, beni kendime getirdi. Derin bir oh &ccedil;ektim. &Ccedil;ok ş&uuml;k&uuml;r, deminki sinir bozucu sessizlik sona ermiş, hayat normale d&ouml;nm&uuml;şt&uuml;!</span></p> <p> &nbsp;</p> <p> <span style="font-size:16px;">Keyifle bir k&uuml;f&uuml;r savurdum. Acı bir g&uuml;l&uuml;şle, kendi kendime s&ouml;ylenerek giyinip ayak&uuml;st&uuml; bir şeyler atıştırdıktan sonra sabırsızlıkla sokağa fırladım. Kirlilik, &ccedil;irkinlik, k&ouml;t&uuml;l&uuml;k, kollarını a&ccedil;ıp bağırlarına bastılar; <strong>&ldquo;Sen bizsiz, biz sensiz yapamayız, hoş geldin, nerelerdeydin, &ouml;zlettin kendini&rdquo;</strong> dediler. Yolumu g&ouml;zleyen bencillikle &ccedil;ıkarcılığa selam vererek, alıştığım cehennemin i&ccedil;ine daldım.</span></p>

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!