Aydın
24 Ağustos, 2025, Pazar
  • DOLAR
    38.01
  • EURO
    42.12
  • ALTIN
    3685.4
  • BIST
    9.477
  • BTC
    76538.750$

Kahramanmaraş olayları (2)

Kahramanmaraş olayları (2)
Kahramanmaraş olaylarının duruşmaları Adana Atatürk Spor Salonunda gergin bir ortamda yapılıyordu.
<p><strong>DURUŞMALARIN SEYRİ</strong></p> <p>&Ccedil;ukurovalı meslektaşlarım, tutuklu sanıkların duruşmalar sırasında başlarına buyruk hareket etmeleri y&uuml;z&uuml;nden, mahkeme heyetinin zor anlar yaşadıklarını hatta bu stres ortamı nedeniyle mahkeme heyetinin değiştiğini s&ouml;yl&uuml;yorlardı.</p> <p>Hava sıcaklığı nedeniyle duruşmalar saat 14:00&rsquo;de bitiyordu, biz de hep birlikte Onbaşılar lokantasına giderek yemek yiyor ve duruşmaları değerlendiriyorduk.</p> <p>Kahramanmaraş olayları i&ccedil;in hazırlanan iddianameyi incelediğimde ilgin&ccedil; ifadeler buluyordum.</p> <p>&Ouml;rneğin&hellip;</p> <p>Daha &ouml;nceleri Kahramanmaraş&rsquo;ta milli piyango bileti satılmazmış, katliamdan bir hafta &ouml;nce Kahramanmaraş&rsquo;ta milli piyango bileti satılmaya başlamış.</p> <p>Duruşmalara ara verildiği g&uuml;nlerde olaylarla ilgili yaptığım araştırmalarda duruşmaları izleyen mağdur yaınları daha &ouml;nce Kahramanmaraş&rsquo;ta seyyar milli piyango satıcısı g&ouml;rmediklerini, daha sonra ise tanımadıkları kişilerin kent i&ccedil;inde dolaşarak MP bileti sattıklarını g&ouml;rd&uuml;klerini s&ouml;ylediler.</p> <p>Olaylarda &ouml;lenlerin yakınlarıyla konuşarak bilgi topluyordum.</p> <p>Hangi g&uuml;nd&uuml; şimdi anımsamıyorum; ama işte o g&uuml;nk&uuml; duruşma olduk&ccedil;a ilgin&ccedil; ve heyacanlı ge&ccedil;iyordu; &ccedil;&uuml;nk&uuml; katliamlar sırasında sanırım YSE ( Yol Su Elektrik) kurumunun şube m&uuml;d&uuml;r&uuml; olan alevi y&ouml;netici ka&ccedil;anları alevi-s&uuml;nni diye ayırmaksızın kurumun ara&ccedil;larının olduğu makine parkına sığınmalarını sağlamış, sonra da dozer, kep&ccedil;e gibi ara&ccedil;ları demirkapının arkasına dayattırarak i&ccedil;eri girilmesini engellemiş.</p> <p>Tutuklu olan alevi m&uuml;d&uuml;r yapılan duruşma sonunda tahliyesine karar verilmişti.</p> <p>Tahliye işlemi tamamlanınca onlarca ara&ccedil;tan oluşan b&uuml;y&uuml;k bir konvoy ile k&ouml;ye girdik.</p> <p>K&ouml;y meydanının ortasında ak sakallı bir adam bastonuna dayanmış oturuyordu.</p> <p>YSE m&uuml;d&uuml;r&uuml; olarak tanıdığım o alevi m&uuml;d&uuml;r otomobilden inip o ak sakallı adamın yanına gitti, eğildi elini &ouml;pt&uuml;, o yaşlı adamın dudakları titredi, g&ouml;z yaşlarını gizlemeye &ccedil;alışarak, elini kaldırıp sa&ccedil;larını okşadı.</p> <p>Dedesiymiş&hellip;</p> <p>K&ouml;yde ilgimi &ccedil;eken bir olayda gen&ccedil;lerin attıkları sloganların farklı sol &ouml;rg&uuml;tlere ait oluşuydu.</p> <p>K&ouml;y&uuml;n ka&ccedil; hane olduğunu sorduğumda 250 olduğunu &ouml;ğrendim. İlgin&ccedil; olan 250 haneli bir k&ouml;yde neredeyse 15-20 farklı sloganın atılmasıydı. Bu olayı değerlendirdiğimde T&uuml;rkiye&rsquo;de Sol&rsquo;un ka&ccedil; par&ccedil;aya b&ouml;l&uuml;nd&uuml;ğ&uuml; ger&ccedil;eğini g&ouml;rd&uuml;m.</p> <p>K&ouml;ylerin genelde y&uuml;ksek kesimlerde olmasının nedeni ise g&uuml;venlikle ilgili bir &ouml;nlemdi.</p> <p>Daha sonraki duruşmalarda daha duygusal anlar yaşandı.</p> <p>Hakim sanığa soruyor.<br /> - &hellip;senin komşunmuş, sen Maraşta olmadığın zaman hastalanan karını hastaneye g&ouml;t&uuml;rm&uuml;ş, onunla ilgilenmiş, peki sen onun ev eşyalarını niye pencereden dışarı attın.</p> <p>Sanık yanıtlıyor:</p> <p>- Hakim bey, birileri bize dediler ki, Alevileri evlerinden atarsanız o ev sizin olacak. Nefsime yenildim.</p> <p>Adını ve kimliğini şu an anımsayamadığım o kişinin verdiği ifade d&uuml;nm&uuml;ş gibi belleğimde.</p> <p>Duruşma sırasında bu sanık komşusuna dedi ki:</p> <p>&ldquo;Beni Allah affetse, mahkeme affetse bile &ouml;nemli değil, sen beni affetmedik&ccedil;e ben bu azapla yaşıyamam, hakkını helal et, sana yanlış yaptım. Sen benim karımı hastaneye g&ouml;t&uuml;rd&uuml;n, ilgilendin; ama ben ne yaptım, sana kalleşlik yaptım..&rdquo;<br /> Ve bu sanık bir daha ki duruşmaya gelmemişti. Sorduk, dediler ki o duruşmadan sonra &ouml;ld&uuml;.</p> <p>İ&ccedil;imiz burkuldu.</p> <p>Duruşmalar sırasında adından en &ccedil;ok s&ouml;z edilen kişi &Ouml;kkeş Kenger adında birisiydi.</p> <p>Her şeyi onun d&uuml;zenlediğini s&ouml;yl&uuml;yorlardı.</p> <p>Katliamdan &ouml;nce Alevilerin oturduğu evlere kırmızı renkli X işaretlerini o koydurmuş.</p> <p>Olaylar sırasındaki adı &Ouml;kkeş Kenger olan kişinin sonradan soyadını Şendiller olarak değiştirdiğini ve milletvekili olduğunu &ouml;ğrendim.</p> <p>Bazı evlerin, d&uuml;kkanların camlarında &uuml;&ccedil; hilalin &ccedil;izilmiş olması &uuml;lk&uuml;c&uuml; kesimi zan altında bırakıyordu.</p> <p>Aradan 41 yıl ge&ccedil;ti. Kahramanmaraş olayları ile ilgili daha değişik bilgiler bulmak m&uuml;mk&uuml;n.</p> <p>İnternette bulunmayan bilgiler arasında benim yaşadıklarım duruşma salonunda g&ouml;rd&uuml;klerimdi.</p> <p>O yıllarda Milliyet Gazetesi&rsquo;nin Adana muhabiri olan Muzaffer Bal, birg&uuml;n bana, &ldquo;Atilla otelde rahatmısın, gelip giderken rahatsız eden oluyor mu?&rdquo; gibi bir şeyler sordu. &Ouml;nce anlam veremedim; ama i&ccedil;ime kurt d&uuml;şt&uuml;. Cumhuriyet&rsquo;in Adana B&uuml;ro Şefi Mehmet &Ccedil;oban&rsquo;a anlattım, &ldquo;dikkatli ol, bir şekilde Cumhuriyet&rsquo;in İstanbul&rsquo;dan muhabir g&ouml;nderdiği duyulmuş&rdquo; dedi.</p> <p>Duruşmalardan sonra kaldığım otele giderken hafiyecilik oynayarak gidiyordum. &Ouml;rneğin izlenip izlenmediğimi anlamak i&ccedil;in vitrin camlarından &uuml;r&uuml;nlere bakıyormuş gibi yaparak arkamda kimse var mı, yok mu onu anlamaya &ccedil;alışıyordum.</p> <p>Birg&uuml;n iki kişinin izlediğini g&ouml;rd&uuml;m, iyice emin olduktan sonra şaşırtmaca verip otele d&ouml;nd&uuml;m, bir de ne g&ouml;reyim beni izleyenler lobide oturmuş beni bekliyorlar. Doğruca yanlarına gittim, oturdukları yerden kalkıp yanıma geldiler ve benimle konuşmak istediklerini s&ouml;ylediler.</p> <p>Meğerse olaylarda &ouml;lenlerin yakınlarıymışlar, Cumhuriyet muhabiri olduğumu &ouml;ğrenince benimle konuşmak istemişler.</p> <p>Her ne hikmetse 41 yıl sonra yeniden Alevilerin oturdukları evler işaretlendi.</p> <p>Yoksa yine aynı senaryo; ama bu kez oyuncuları mı değişti?</p> <p>Bu satırları yazarken 41 yıl &ouml;ncesine gittim. Yani o yıllarda 30&rsquo;lu yaşlardaydım. Haber peşinde koşarken tarlada da yattım, sabah&ccedil;ı kahvesinde de sabahladım, bir tas &ccedil;orbayla iki g&uuml;n ge&ccedil;irdiğim zamanlarda oldu.</p> <p>Kahramanmaraş&rsquo;ın dağ k&ouml;ylerinden birine giderken başıma bir şey gelir mi diye d&uuml;ş&uuml;nmediğim gibi, bana bir şey olursa eşime, oğluma ne olur diye de bir kaygım yoktu; &ccedil;&uuml;nk&uuml; &ccedil;alıştığım gazeteye Cumhuriyet&rsquo;e &ccedil;ok g&uuml;veniyordum, orası baba evim gibiydi.</p> <p>Bir gazetecinin &ccedil;alıştığı gazeteye g&uuml;ven duyması ona g&uuml;&ccedil; verir.</p> <p>Ya şimdi ?</p> <p>İşte bundandır ki gen&ccedil; meslektaşlarım benim ne demek istediğimi kolay kolay anlamazlar&hellip;</p>

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!